Sevgili Blog,
Bazen insanların konuşmaya ihtiyaçları olur. Bazen bolca saçmalamaya... O an yanında kimseyi bulamaz. Bulur da bulamaz... Ben uzun zamandır kimseyi bulamıyorum. İşte bu yüzden tüm dünyayı kucaklıyorum şu an ve bundan böyle tüm yaşadıklarımı buradan hönküreceğim resmen.... Aslında ne güzel hayallerle bu blogu açmıştım. Bundan 4 sene önce hamileyken açtığım blog; hamilelik iznimde canım sıkılmasın diye beni oyalayacak bir oyuncaktı... Peh peh... Hamilelik izninde canı sıkılan var mıdır acaba? Ne saçma bir hayal gücü...
Ama gerçekler çok geçmeden yüzüme bir tokat gibi vurdu!
4 senedir bu bloga tek bir harf bile çiziktiremedim.
Çünkü bir oğlum var tam 3 buçuk yaşında ve yaklaşık 4 senedir; asosyal bir yaşam sürmekteyim. Asosyal dediysem ortamlarda çok işim olmaz. Eskiden gidebildiğim sergi-tiyatro-konser gibi kavramlardan geriye yalnızca sinema kalmış durumda. Tabii o da animasyon filmleri... Bunda elbette tek neden oğlum değil. Evlilik sonrası eski arkadaşlardan biraz uzaklaşıyorsun; ardından onlar da evlenmemişse arana uçurum giriyor. Tabii bazıları evlense de İstanbul'da yaşamak, trafik ister istemez uzaklaştırıyor. Bir de araya çocuk girince... Kalıyorsun sen ve çekirdek ailen baş başa...
İşte tam böyle geçti 4 yıl koca yıl! Ve tam oğlum biraz büyüdü; artık bazı cafelere, sergilere, tatillere, arkadaş gruplarına yeniden adapte olmaya başladım ki; regl'im gecikti!!!!!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder